Hayata daha duygusal bir bakış atmak üzereyiz. Motivasyonumuzu iç dünyamızın belirleyeceği kesin. Kırılgan hissedebiliriz. Aidiyet ihtiyacı doğabilir. Kendimizi korumaya almaya çalışabiliriz. Duygularımızı rahat yansıtamayabiliriz. Hedeflerimizi su yüzüne çıkartmak istiyoruz ve gökyüzü de elinden geleni yapana destek görünümde. Ancak güven arayışı yüzünden korkularımızın, hedeflerimizden daha büyük olmaması gerekiyor. Koruma-kollama güdümüz neredeyse en yüksek oktavda çalışacak ve objektifliğimizi kaybedebiliriz.
Astroloji’de Ay fazları oldukça önemlidir. Astroloji bilmek de gerekmez, en basit haliyle hepimiz hilal, dolunay ve son dördün fazına aşinayızdır. Mitoloji, bu fazlarla ilgili çok değerli mitlerle doludur. En bilineninden bir tanesi, yeryüzünün tanrıçası olarak bilinen Kybele’nin, üç farklı halidir.
Konu Neptün olduğunda, gözümün uzaklara dalası, hayallere düşesi, seraplara odaklanası gelir. Dilim ise rüyalarıma kayar, mistik bakış açım harekete geçer, ideallerim ve ben ya da sen, egosuz tavırlarımın bana verdiği özgürlük, koşulsuzluk, büyülemek ya da büyülenmek kelimeleri üzerinde duruveresim gelir. Güneş – Neptün kavuşumuna sahip biri olarak herkeslerle, hatta evrenle bir olmalara kayıverir gönlüm. Şifalı yanını sevdiğimdir o benim.
Gökyüzünde Güneş ve Ay’ın birbirlerine tam karşıdan bakmalarına DOLUNAY denir. Aynı yerde değildirler, aynı enerjide değildirler ve fakat bir kere karşılıklı göz göze gelinmiş, bir iletişim kurulmuştur aralarında. Kaçışın olmadığı bir durumdur. Her iki gezegen de kendi enerjisini yansıtmak, kendi özünü ortaya koymak için müthiş bir çaba sarf eder. Bir çatışma söz konusudur. Kim kazanacaktır ?
Hiç düşündünüz mü ? Büyük büyük büyük babamız ya da annemizden bize ne geçmiş olabilir ? Fiziksel benzerlikler şaşırtıcı. Ya ruhsal olanlar? Kim bilir neler yaşadılar, ne izler var ruhlarında. Kapanmamış hangi yaraları, gurur duyulacak hangi güçleri, neye yetenekleri vardı ve gerçekleştirebildiler mi ? Çiftçi miydi ? Yoksa bir savaşçı mıydı ? Sanata yatkınlar mıydı acaba ? Nasıl sevdiler ? Hiç aşık oldular mı ? Belki de kimselere söyleyemedikleri şeyler yaşadılar ya da şahit oldular.
Mitolojide işvesi, cilvesi, göz alıcı güzelliği ile Aphrodite olarak betimlenen Venüs, astroloji ile insanlar üzerindeki iyicil etkiyi belirten gezegenlerden biridir. Doğum haritalarımızdaki İlişkiler üzerinde öncelikli söz sahibidir. Maddi/manevi değerlerimizi anlatması sebebiyle, Venüs’ü kuvvetli kişilerin, pahalı zevkleri olması beklenebilir. İyi konumda barıştan yanadır, uyumlu ve naif olmayı seçer.
Her dolunay bir farkındalıktır. Ay’ın bulunduğu burcun konularında ortaya bir şeyle çıkmasını bekleriz. Bu durumda bugün gökyüzü bizden Yay burcunun anlattığı konulara odaklanmamızı istiyor.
Bilinçaltıdır Ay, kabul etmeye karşı durduğumuz en gönülsüz tarafımızdır. Geçmişte bilinçaltını hiçe sayıp, gücümüzü göstermek niyetiyle attığımız adımlara şöyle bir göz atalım. İstinasız hepsinde çuvallamışızdır. Çünkü ruhsuz olmamıştırlar, eksik kalmıştırlar. Çünkü biz geçmişte bilinçli/bilinçsiz ektiğimiz bağımlılık ve alışkanlıklarımızın ta kendisiyiz. Çünkü bu durum süreklilik arz etmemeli, yeteri kadar deneyimlendiğinde durumu sıfır noktasına getirip, değişmeli ve yenilenmeliyiz. Çünkü şartlar ne olursa olsun ruhumuz ÖZGÜR’dür !