neptün
Anne karnındaki ekmek elden su gölden yaşamak tatlılığını bir düşünün. Duygusal ve fiziksel güven altında, anneye bağımlı bir zaman dilimindeyizdir. Zamanı gelip de doğduğumuzda o sıcak ve güvenli ortamdan koptuğumuz için acı çekeriz, ağlarız. Bizi sakinleştirecek, besleyecek, huzur hissettirecek duygular ararız. Neptün zor açılarda tam da bu duyguya geri dönüş ister bizden. Hassasiyetimiz anne karnına geri dönmeyi arzulamamızı isteyecek kıvama kadar getirebilir bizleri. “Lütfen beni uyutun, her şey eski haline geldiğinde uyandırırsınız” hissini yaşayan çok kişi olacaktır. Kendimizi bu vaziyette yakaladığımızda, bu kadar aşırı duyarlılığı, üretmeye çevirebiliriz.
Konu Neptün olduğunda, gözümün uzaklara dalası, hayallere düşesi, seraplara odaklanası gelir. Dilim ise rüyalarıma kayar, mistik bakış açım harekete geçer, ideallerim ve ben ya da sen, egosuz tavırlarımın bana verdiği özgürlük, koşulsuzluk, büyülemek ya da büyülenmek kelimeleri üzerinde duruveresim gelir. Güneş – Neptün kavuşumuna sahip biri olarak herkeslerle, hatta evrenle bir olmalara kayıverir gönlüm. Şifalı yanını sevdiğimdir o benim.