terazi burcu
Egolar kendini önemserken, ruhlar “biz”e ışık tutmak isteyecek bu dolunayda. Ruhun amacı egonun manzarasını kapatmak değil, o manzaranın bir parçası olduğunu göstermek aslında. Şu an içinde bulunduğumuz durumun bizzat sebebi olmadığımızı düşünme gafleti en büyük yanılgı olur. Aynı bedende yaşayan iki farklı kavramlar olsalar da, yaşamsal ahenk bu ikisinin kendisini kabul etmesiyle sağlanabilir ve dolunay Terazi haliyle orta yolu buldurmak isteyecek bize şüphesiz. Terazi olan yerde kavga olmaz, görgü olur, medeniyet olur, adalet olur, hatırlatalım.
Diyorum ki; hayat değişiyor. Elbette her değişim bir kaosu da içinde barındıracak. Bu hep böyleydi, hatırlayın. Derli toplu bir evin altı üstüne gelmiş ve siz kapıyı çekip çıkarak kaçabilemezsiniz. Kaçtığınız dağınıklık nereye giderseniz gidin arkanızdan gölgeniz olur. Şöyle bir durun, yığınları uzaktan seyredin önce, sakinleşin ve nereden başlayacağınızı düşünün. Size hizmet etmeyen neleri çöp torbasına koymanız gerekiyor, son kullanma tarihini çoktan geçirdiğiniz ve fakat hala ağırlığınca duran her ne/kim/duygu varsa vedalaşın. Şu an bu dünyaya aitsiniz ve hala hayatta olduğunuza göre, kütlenizi koruma güdünüz bilgeliğinizin içinde gizli zaten. Tabii ki bilgeyiz, hepimiz dünyaya gelirken kozamızdan çıkmanın yollarını öğreneceğimizi bilerek geldik. Büyümek için buradayız. An o an ki, kendimizi doğuruyoruz. Ömür boyu hamile kalacağımızı düşünmüyorsunuz herhalde.
Bu yeniayın, “beni görmemezlikten gelmen mümkün değil” diye bağıran, çağıran, ortalığı karıştıran, elektriği yükselten, son derece isyankar, “sana bir sürprizim var, hazır mısın” tadında bizi büyük heyecanlara gebe bırakan ve değişimin kaçınılmaz olduğu bir doğuma hazırlayan etkisi olacak. Duygusal bağımsızlığını ilan ediyor musun, etmiyor musun sorusunu soran gökyüzünün şakası olmadığını belirtelim. Belli ki bizi bir kaosa sürüklüyor ama kaos denince yüreğiniz sıkışmasın hiç, zira kaos, yeni ve çok daha gelişmiş bir hayat davetiyesidir ve bizi bizim için en gerekli olana taşır.
“BEN” zamanı kendi değerimizi bilip, kendi istek ve arzularımız üzerine gidip, saf olan kalplerin içinden geçen gerçekleri eyleme dökmek ve hayatı kendi öz benlik adımlarıyla deneyimlemek iyidir. İyidir çünkü tanırsın kendini. Koç ile başlıyor bu “ben zamanı” ama artık kendimizi tanımak adına ayrılan sürenin sonuna geldik. Şükür ki artık Koç’un tam karşıtı TERAZİ’ye ulaştık. Birlik olmadan bir “HİÇ” olduğumuzun farkına varma mevsimindeyiz. Mutluluğa, benlikten arınıp, yüreğin yakıtı SEVGİ ile ulaşmaya çalışacağız. Çünkü Terazi dönemi tamamlanmaktır. Bir eş ile bir dost ile paylaşmaktır hayatı. İlişkiler ön planda olacak ve birlikle gelen dengenin tadına varılacaktır bu dönem.