kova burcu
Eğer bir acıdan kaçınamıyorsak o acıyı çekmeyi öğrenmeliyiz. Dünyaya da, kendi yaşamımıza da armoni açısından bakarsak, seslerin her zaman uyumlu olmadığını, bu armonik yapı içerisinde hoş tonların da, sert tonların da, diyezlerin de, bemollerin de duyulduğunu, bazı seslerin yumuşak ve rahatlatıcı, ötekilerininse rahatsız edici olduğunu görürüz. Eğer bir müzisyen yalnızca bunların bazılarından hoşlanırsa nasıl şarkı söyleyebilir ? Müzisyen bu ses ve tonların hepsini birden kullanmayı, bunları bir araya getirmeyi bilmelidir. Biz de yaşamımızdaki iyi ve kötü şeylere böyle bakabilmeliyiz; çünkü iyi şeyler de kötü şeyler de aslında aynı özdendir, bizim yaşamımıza aittir
İnsan olmak zor zanaat ve Satürn’le tanışmayı reddeden bu makama zaten ulaşamaz. Bu nedenle Satürn’ü bir otorite bellemeli. Onunla enseye şaplak bir iletişim kuramazsınız. O anlattıklarında daima ciddidir, çünkü yaşamak ciddi bir iştir. Sınanacağız hepimiz, bir gün sağlığımızla, bir gün sevdiğimizle, bir gün ölüm deneyimiyle, bir gün rızkımızla, bir gün aklımızla. Bunun karşısında ne kadar dayanıklıyız öğreneceğiz. Satürn’ün yegane görevi bu.
Şimdilerde pek yiğit gökyüzü, hem de çok yağız. Hem de çok bağımsız. Onun düzeninde milim şaşma yok, şaşanlar işte biz yerdeki çıldıranlar. Sakin olacağız. Seçimlerimizi yaptık, son onaya gönderdik. Gerekirse kopartıp bir uzvumuzu, öyle ilerleyeceğiz ve lakin mutlaka özgürleşeceğiz. Zihin karışık, egoya yetişemiyor, mücadele yetersizlik hissi veriyor, yapı yavaş, dönüşüm çok ağır ilerliyor. Psikolojik yorgunluk tehlikesine açığız evet. Ama türbülans kurallarını harfiyen yerine getiren, yeni düzene geçişi nispeten yumuşak atlatır. Her bir şey içine kaçmış gibi olsa da evet bu da mümkün, zira nadirdir, Kronos ve Uranos yukarda iyi geçinmeye niyet etmiş durumdalar. O halde, iki kaşın ortasındaki bilgiye ve bilgeliğe erişmek için destekleniyorum, haberim olsun.
KOVA Burcu’nda gerçekleşecekse tutulma, kendi fikirlerimizin bizi özgürleştireceği kesindir. Ve KOVA bu ideallerinin peşinde yanında tek bir şey tutar : UMUT ! Her kim ki, kendilerini özgürleştireceği fikirlere tıpkı PROMETHEUS’un zincire vurulmasına rağmen sahip çıktığı gibi yaklaşırsa, ideallerinin peşinde geleceğe umutla bakarsa, bugünü kurtaracaktır. Ve bugünü kurtarmak yarını kazanmaktır ! Şu anımızı problemlerimiz üzerinde durarak değil, umutlarımıza odaklanarak yaşamalıyız, onlara hizmet edeceğimiz adımlar atmalıyız.
Yeni bir kader döngüsündeyiz an itibariyle. Tetiklendiğimiz alanı bildiriyorum : “BEN”. Kendine çalışmanın zamanıdır. Kalbimizin içindeki KAOS’un sebebi bu. Eski düzenin ölümü gerçekleşirken ortalık ateş ateş, savaş savaş. Ne kadar istersen o kadar başaracaksın. Gönüllere arzuyu yerleştirmek isteyen gökyüzüne engel olmak, çok af edersiniz ama çok aptalca olur.