Merkür retro

Düş işçisi olmalı bugünlerde…Yeniay Balık’ta !

Belki bir karmayı çözme vaktidir, ilahi farkındalıkla uyandırılırız belki. Belki bir rüya görürüz, işaretlerle doludur, izleriz. Belki bir şeyden kıl payı kurtuluruz, birini sevindiririz. Belki sahip olduklarımıza odaklanırız, iyi ki deriz, şükrederiz. Her durumda maneviyat ağırlıklı, yüzü iyileşmeye dönük bir gökyüzü var anımızda. İlhamla dolu evren, kalbe kesin düşecek, buyur etmeliyiz.

Aç kapıyı bezirgânbaşı, Balık’ta yeniay var !

Kış yorgunluğu sinmiş üzerimize, bir yerlerimizde hep halledilmesi gereken o şeyler hiç bitmek de bilmiyor zaten. Biri biterken öbürü de başlar fesuphanallah misali devrilip dönüyoruz. E dünyadayız çünkü, o döndükçe biz de öyle işte. Şimdi biraz kaçalım diyor gökyüzü, malum Güneş’imiz Balık’ta, teslimiz. Yeni Zodyak yılı başlamadan önce de son yeniayımız kapıda. O zaman gündüz düşleri kurmalı bence. Kalbimizden zihnimize doğru temizlenme niyetleri de koyalım, arınalım, yıkanalım, şifalanalım.  Gök hep açık mavi mavi baksın bize, cemre düşmüş denizleri hayal edelim, berrak ve durgun, huzurlu olsun. Düşleyelim bence. N’olur n’olur diye tutturmadan, saç telimizden ayak ucumuza hissede hissede o düşün kendisi oluverelim. Şöyle bi’ yayılalım, dağılalım. Sınırımız olmasın, deryalar kucaklasın, nereye çekerse denizler bizi, oraya gidelim.

Aslan bazen ısırarak sever ! Güneş Tutulması Aslan’da…

Aslan’ın birinci olayı var olmak, ikinci olayı ise tanınmaktır. Böylece özgüvenini yükseltecek ve risk de alacaktır. Burada Aslan Burcu’nun yaşamındaki sınavlarından birinin bu manipüle oyununda kendini büyük görme tehlikesiyle karşı karşıya kalması olduğu açıktır. Bu güdüyle hareket ederek kendini gerçekleştireceğine inanır fakat, kendi yaratıcı gücünü de baltalayabilir. Bu sebeple karşıtı Kova Burcu’nun hümanist ve adil yanlarını öğrenmesi beklenir. Bu dengeyi kurdukça koruyucu özellikleri parlayacak ve sahnede doğal yoldan ve hakkıyla parlayacaktır.

İç özgürlüğünü muhafaza et. Yeniay YAY’da !

18 Aralık sabahı YAY burcunda AY ve Güneş kavuşuyor olacak, yeniay var ve önümüzdeki bir hafta, on günlük süreçte sorular bilmediğimiz yerden gelecek gibi gözüküyor. Hazır olmak, olaylara büyük resimden bakabilmek, yeni yıla girerken farkında olmadığımız, bilincimizin altından yukarıya yükselecek yüklerden kurtulmak için iyicil yaklaşabilmek gerek.

Dolunay bahane, Neptün şahane !

Anne karnındaki ekmek elden su gölden yaşamak tatlılığını bir düşünün. Duygusal ve fiziksel güven altında, anneye bağımlı bir zaman dilimindeyizdir. Zamanı gelip de doğduğumuzda o sıcak ve güvenli ortamdan koptuğumuz için acı çekeriz, ağlarız. Bizi sakinleştirecek, besleyecek, huzur hissettirecek duygular ararız. Neptün zor açılarda tam da bu duyguya geri dönüş ister bizden. Hassasiyetimiz anne karnına geri dönmeyi arzulamamızı isteyecek kıvama kadar getirebilir bizleri. “Lütfen beni uyutun, her şey eski haline geldiğinde uyandırırsınız” hissini yaşayan çok kişi olacaktır. Kendimizi bu vaziyette yakaladığımızda, bu kadar aşırı duyarlılığı, üretmeye çevirebiliriz.

KAYNAĞIN AKIŞINI TAKİBEN…GÜNEŞ YAY’da !

Hayat YAY’a güzel derler. Çünkü anda kalmayı, eğlenmeyi, neşenin önemini, pozitif bakış açısına sahip olmanın tadını en çok onlar çıkartır. Öğrenmek için kaynak neresiyse oraya aktıkça yolu mutlaka ışıklandırılır bir YAY’ın. Zayıflıklarının üstesinden gelmesi ona zor olsa da, bilir ki kurtuluşu yaradana olan inancıdır. Kendine fütursuzca güvenmesinin altında yatan yegane temeli budur YAY’ın. Yukarısı YAY temalarını işaret ediyorsa, biz de bu süreçte aşağıda bu temaları hayatımızın içine dahil edebilmeliyiz. 2017’yi uğurlarken, tıpkı ZİUSUDRA’nın GILGAMEŞ’e öğütlediği gibi her anı son anımızmış gibi yaşamalı ve kaynağın akışını takip etmeliyiz.

İşte bunlar hep Merkür Retro !

Merkür kendi hızında gittiğinde, bulunduğu burcun özelliklerine göre Güneş’e aksiyon aldırır. Önce fikir akla gelir, sonra zikredersin. Fikir ne ise zikir o dur hesabından, birbirleriyle olan iletişimleri sayesinde akar gideriz. Ve fakat, ne zaman ki; gökyüzünün yaramaz çocuğunun dinlenesi gelir, hızını yavaşlatır işte o zaman ego alıştığı hızdan yoksun olacağından sıkıntılar başlar. RETRO demek, bizim aldığımız aksiyonlarda hata yapma olasılığımızın tam da bu yüzden artması demek.